Fransa ile pırasa arasındaki farklar

Fransız düşünür voltairenin yazdığı edebi eserlerde hep bir nüans ve düşünsel bir anlatım yolu vardır.Düşünmeyi insani bir değer olarak algılıyorsak kuşkusuz ki Fransız düşünürlerin genelinide insani bulabiliriz.Ya peki insanlık ile Fransa arasında ne gibi bir şey bulabileceğimizi peki hiç düşündünüz mü?Anlam kargaşasına kargalar bile güler.Fakat burada bir paradoks yok.Sadece dolaysız anlatım yoluyla yapılmış bir benzetmeyle benzer öğeler arasında bir bağ kurulmuş.Nicelik ne derece tartışılıyorsa bence bu konununda bir o kadar tartışılmasında fayda var.Frank giyen siyasetçiler ve frang harcayan zenginler sözüm sizden dışarı.Ayaklarına pranga vurulmuş esirler ve pırasa yemek zorunluluğunda olan fakirler ise bu yazımın başaktörleri.Öncelikle kullanılan bazı kelimelerin üzerinde durup düşünün..Düşünün düşünün ki yazımı ivedice anlıyasınız.Başaktörlerden başlıyalım..Fakirlik-pırasa ile ….-fransa cümlesindeki …ları doldurmanızı istesem ne yazıverirsiniz?. Veyahutta esaret-pranga ile ….-fransa cümlesindeki ….ları doldurmanızı istesem ne cevap verirsiniz?.Bence biraz düşünün(!)..Malum fransızlar çok düşünür..Bizde onlara Fransız kalmamalıyız.Düşündünüz mü?o halde ilk cümle zenginlik ikinci cümle özgürlük olmalı değil mi?Evet evet aynen öyle..Şimdi sıra geldi sözüm sizden dışarı olanlara.Şimdi dışarıda kalmayacaksınız sizinlede yakından ilgileneceğim. siyaset-frank ile ….-fransa cümlesindeki … dolduralım.Ben monarşi veya diktatörlük diyeceğim siz ise belki demokrasi.Ekonomik özgürlük(para)-frang ile ….-fransa arasına ne gelmeli.evet evet sömürgecilik doğru tahmin.Düşünmek herşeyin başlangıcı .Bakında nasıl çıkıyor gerçekler ortaya.Kelimeler bile anlatıyor ve bas bas bağırıyor gerçekleri tüm çıplaklığıyla.Sizde birşeyler düşünüp yorum olarak katılın bu tartışmaya..:)