16 Ocak 2015

Sineklerin Tanrısı

Yazar : William Golding
Yayın : Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları - 262 Sayfa
Çeviri : Mina Urgan

William Golding'in okuduğum ilk kitabı olan ''Sineklerin Tanrısı'' bilindiği üzere bir çok kitabevinin en çok satanlar listesinde üst sıralarda. 28.Basımı yapılan kitabın satış rakamları oldukça üst seviyede. Bende oldukça dikkat çeken bu kitabı geçen haftalarda edindim. Çok uzun bir hikaye sayılmaz aslında Sineklerin Tanrısı. Konusu oldukça basit ve bilindik aslında. Çocukluğunda Mercan Adasını okumayanımız yoktur. Hikaye aslında ortak benzerlikler içeriyor fakat ana hatları dışında detaylarda uçurumlar kadar farklılıklardan söz etmek gerek. Mercan Adası tadında doğal bir atmosfer ve egzotik doğa ortamında geçen hikaye daha politik ve gizli bir şekilde insani mesajlar vererek büyüklere hitap etmekte birlikte ana konusu dışında fazla düşünmeden ve yüzeysel bir okumayla çocukların da dikkatini çekebilecek bir konu işliyor. Hikaye savaş sebebiyle bir grup çocuğun adaya düşmesiyle başlıyor ve gelişiyor. Ortak arkadaşlıklar ve iş birliği çerçevesinde çocuklar kendi aralarında kamplaşıyorlar. Çok detaya girmeyeceğim fakat olaylar daha sonra çatışma şeklinde devam ediyor. Büyük bir ülkenin küçük bir adaya sığdırılmış modeli olarak düşünebiliriz hikayeyi.


Karakter bakımından her birinin kendine has kişilikleri mevcut. Birisi oldukça zeki iken diğeri cesur ,bir diğeri de peygamber kadar hoşgörülü olabiliyor. Kişiliklerin temsil ettikleri modeller var. Mesela Ralph karakteri modern toplumcu yönetimin tipik bir iz düşümü olarak görülebilirken ,Jack karakteri daha otoriter ve dikta bir yönetimin tasavvuru şeklinde belirmekte.Yine başka bir karakter olan Domuzcuk akıl ,mantık ve bilgeliği simgeliyor. Eseri karakterler ve konusu dışında temsil ettiği sistem dahilinde bir bütün olarak derinlemesine kavrayarak okumak gerekiyor.Yoksa kitap size basit bir çocuk hikayesi gibi gelecektir. Sineklerin Tanrısı denilen ölü domuz kafası ise esasında insanın içerisinde ki kötülüğün bir simgesi. Her insanın içinde bulunan iyilikler ve kötülükler belirli çıkar ilişkileri söz konusu olduğunda çatışmaya başlar. Ayrıca iyilikle kötülüğün savaşından ziyade demokratik düzen ve diktatörlük rejimlerinin de kavgasına şahit oluyoruz. Modern bir toplum ve onu oluşturan çağdaş bireyler dünyadan soyutlanıp kendini içine çekildiğinde aynı Nazizmde olduğu gibi kabileşme eğilimiyle yavaş yavaş vahşileşmeye başlar. Bu yönüyle Nazi Almanyası ve Komünizme totaliterlik anlayışları sebebiyle ince bir eleştiri olarak anlamlandırma yapabiliriz. Dediğim gibi William Golding büyük bir sistemi-ideolojik ve yönetimsel- küçük bir adaya ve üzerinde yaşayan karakterlere çok güzel  uyarlamış. Özümseyerek ve anlamlar çıkararak okuduğunuzda basit bir ilkokul çağı kitabı gibi görünen - fakat aslında öyle olmayan- bu eserden çok zevk alacağınıza eminim. Unutmadan söylemem gereken son şey ise Mina Urganın ''Son Sözünü'' kitabın sonunda bulunmasına rağmen mutlaka kitabı bitirdikten sonra okumanız gerektiğidir..

Yazar Hakkında ;



Sir William Gerald Golding (19 Eylül 1911 – 19 Haziran 1993) İngiliz roman yazarı. 1911 yılında Cornwall'de doğdu. Oxford Üniversitesini bitirdi. 1934'te Poems yayınlandı. 1954'te Sineklerin Tanrısı ile ün kazandı. 1988'de "Sir" ünvanını alan Golding, 1993'te ardında yarım kalmış bir roman bırakarak (The Double Tongue) kalp yetmezliğinden öldü.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder