İkinci Dünya Savaşının getirdiği yıkımdan en çok Yahudiler etkilenmiştir.Savaşla birlikte hortlayan faşizm ve ırkçılık Avrupa halklarını vahşi bir soykırımdan geçirmişti. Hitlerin içinde beslediği Yahudi düşmanlığı ayrıca antisemitizmi de Avrupa'ya hakim kılmıştı. Naziler sorgusuz sualsiz işgal ettikleri bölgelerde yaşayan Yahudi,çingene,bedensel engelli ve eşcinselleri toplayarak toplama kamplarına sevk ediyorlardı. Kitlesel bir yok etme düsturuyla hareket eden Naziler halkları faşistçe bir kırımdan geçirdi. Yazarın ''Bunlarda mı insan'' isimli kitabı bir biyografi eseridir. Primo Levi savaş sırasında İtalya da yaşayan bir Yahudidir.Nazi birliklerinin İtalya ya girmesiyle birlikte sırf Yahudi olduğu için tutuklanarak Almanya da ki Auschwitz toplama kampına götürülür.Bu kamplarda geçirdiği zorlu ve bir o kadar acımasız günleri anlattığı eseri gerçek bir hayat hikayesidir.Kitap özetine geçecek olursak;
Nazi birlikleri tüm şiddeti ve gaddarlığı ile Avrupa'nın altına üstüne getirirken başta Yahudiler olmak üzere bir çok millet kendini savunma pozisyonuna geçirmişti.İşgal son sürat devam ediyor ve taş üstünde taş bırakmıyordu.Faşist ordular kimsenin gözünün yaşına bakmadan büyükten küçüğe herkesi katlederek yoluna devam ediyordu.Savaş acımasızlığını her haliyle Avrupa da hissettiriyordu.Haliyle de Yahudiler diken üzerinde yaşamlarını sürdürme gayretindeydiler.Bunlardan biriside yazarımız olan Primo Levidir.Kendisi İtalya da yaşayan İtalyan asıllı bir Yahudidir. Nazi yayılması başladığında Yahudi gruplarla küçük çaplı bir milis hareketine girişirler.Hem yaşam alanları hemde öz benliklerini korumak için nefsi müdafaa durumu da diyebiliriz bu milis harekatına.Fakat İtalya da ki gelişmeler istedikleri gibi olmamaktadır.Naziler tarafından kısa sürede yakalanırlar ve İtalyanın diğer bölgelerinde bulunan diğer Yahudi nüfus ile birlikte zorlu bir trenle yolculuğuyla Almanya ya doğru yola çıkarılırlar.İşte hikaye bundan sonra başlıyor. Auschwitz toplama kamplarına topluca alınırlar kadın,çocuk yaşlı demeden.Önce her bireyin saçları usturalanır.Sonra topluca bir odaya tıkılırlar.Güçsüz ve yaşlılar gaz odalarında vahşice katledilir.Gençler ile birlikte eli kürek tutanlar çalışmaya gönderilir.Çalışma esnasında yaralanıp kuvvetsiz kalanlarda gaz odaları listelerine dahil edilirler.Nazi SS subaylarının bin bir türlü kötü muamelelerinden geçirilirler.Kimisi bulaşıcı hastalıktan kimisi kötü hava şartlarının getirdiği koşullardan telef olur.Kimide kaçma girişimi sonucu yakalanıp kurşuna dizilir.Açlığın çok sıradan bir şey olduğu bu kamplarda kimsenin en küçük göz yaşına bakılmaz.Toplu bir ıslah etme politikası güden faşist ordu burada Yahudilerle birlikte, Nazi yönetimine muhalif olan Almanları da bulundurur. Ayrıca politikacılar,orduya ihanet eden subaylar vs.. gibi diğer gruplardan insanlarda yer alır.Fakat bunların içinde en kötü durumda olanlar Yahudilerdir. Antisemitizmin getirdiği kin,öfke ve nefret burada tavan yaparak hiç kimseye tolerans tanımadan zalimliğini bütün Yahudiler üzerinde hissettirmiştir.1945 yıllarının sonlarına doğru Nazi geri çekilmesi başladığında Almanlarda bu kamplardan çekilmeye başlamışlar fakat arkalarında on binlerce ölü bırakmışlardır.Şans eseri yazarımız bu vahşetten sağ kurtulmayı başaran bir kaç yüz kişiden biridir.Daha sonra hikayesini kitaplaştırmaya karar vererek bu eseri kaleme almış.Sebep olarak ta savaş esnasında bu kampların Alman halkı da dahil olmak üzere kimse tarafından bilinmiyor olmasını göstermiştir.Kitabın kısa özeti insanlığın kurtuluşunun ve barışın anahtarının yine insanların zihinleri,bedenleri ve ideallerinde olduğunun altını kuvvetle çizmesi olmuştur.
Yazar Hakkında;
Primo Levi, Yahudi asıllı İtalyan kimyager ve yazar.
Primo Levi, 31 Temmuz 1919 yılında laik ve liberal bir ailenin çocuğu olarak Torino'da dünyaya geldi. Torino Üniversitesi'nde kimya eğitimi gördü. 1943'te anti-faşist bir partizan gruba katıldı. Henüz 24 yaşındayken (1944) Kuzey İtalya'da faşist rejime karşı direnişe geçmesi yüzünden arkadaşlarıyla birlikte tutuklandı ve bir milyondan fazla insanın katledildiği, Nazi Almanyası tarafından II. Dünya Savaşı döneminde kurulmuş en büyük zorunlu çalışma ve imha kampı olarak bilinen Auschwitz toplama kampı'na gönderildi.Savaş sonrası eve geri döndü.1947 yılında ilk kitabı olan Bunlar Da Mı İnsan'ı yazmaya başladı.11 Nisan 1987'de altmış sekiz yaşında evinin merdiven boşluğuna kendini bırakarak intihar etti.
(Alıntı;Wikipedia)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder